Sürekli herşeyin daha iyi olacağına dair vaatlerin verilmesi, geleceğe dair ümitlerimi yerle bir etti. “Çok umutsuzsun, müslümana yakışmaz.” diyen dostlarım var. Benim ki ümitsizlik değil ki… Eldekine bakıyorum ümit vaadetmiyor. Dış görünüş ya da başka birşeye kapılmak, kapalı kapılar ardından düzenbazlıklar planlamak ve bunları kamuoyuna lanse ederken makyajlamak… İşin doğrusunu anlatmamak ya da anlamamak… Günümüz hal lisanı ile anlatmak istersek, algı yönlendirmesi yapmak. Akıl kontrolü… Bugün dünyada vaziyet içler acısı bir hal almışken, haber alma organlarından hadiselerin tam zıttı yönünde bilgiler gelmesi, insanı delirtiyor! Gerçekler satır aralarına saklanıyor. Siyasetçiler yalancı. Bencil ve kendi menfaatleri üzerine türlü planlarla halkı eziyorlar. Gazeteciler ve hatta kısaca medya patronları diyelim, halkı inandırılması istenen yöne kitliyorlar. Bir şey ne ise o öyle gösterilsin, anlatılsın… Gündemde evet-hayır gerilimi insanlarımızı bölen başka bir siyasi proje gibi. Sürekli farklılıklarımızdan faydalanarak bizleri gruplaşmaya götürüyorlar. Yapılan konuşmalarda yada açıklamalarda kimse anayasada değişecek maddeleri inceliyor mu yada izah ediyor mu? Propaganda ötekileştirme üzerine kuruşmuş. Evet dersen bizdensin, hayır dersen lazım değil.( Yani dilim varmıyor ama hayır oyu verenler için söylenenler hakaret düzeyini geçti.) Hani demokratik yönetim var! Beni bana bırakın. Vicdanıma bırakın. Boş lakırdılarla insanları bölmeyin. Bu ülke bölünmüşlük ve cahillik yüzünden aldı nasibini. Erkek olan siysetci çıksın meydanlara, değişecek kanun maddelerini tek tek irdelesin anlatsın. Ama evetci şöyle hayırcı böyle demesin. Yiyor mu? Yemez!!! 18 yaşındaki lise bitirmiş velet milletvekili olacak. Neden? Kelli felli adamların beceremediğini, sıfır tecrübeli ve Türkiye şartlarındaki basit eğitimi göz önünde bulundurursak bu sebimi başaracak?? Bence hayır. Peki Türkiye şartlarında milletvekili olabilmek için harcanan parayı biliyormusunuz? Gençlerin önü açılmıcak. Zenginlerin önü açılacak! 550 adamın çözemediği kargaşayı, 600 kişi çözecek palavrası. Nüfusa bağlı olarak bahanesi ile… abd 318 milyon nüfusa sahip ve sadece 535 vekil var. Bizim meclisimizde sadece rant var. Bu hep böyle. Şahıslara takılmadan söylüyorum. Partieler siyasi ideolojiler vs değil mesele. Mesele bizi yöneten gerçek şahıslar. Bizim oylarımızla seçilenler bu ülkeyi yönetmiyor. Sorun burda. Seçim zamanı sokak arşınlayan adayları seçim sonrası görmüyorum. Çözüm odaklı bir referendum olduğunu düşünmüyorum. Ben şuana kadar baktığım kanun değişikliklerinde fayda görmüyorum. Bakmaya devam ediyorum. Her türlü naneyi yiyip vatanı çıkmaza sokanlar oy isterken vatan sevgimizi sömürmeyi çok seviyorlar. Hayır dediğim için vatan haini olacaksam, ALLAH bu anlayışın belasını versin! Sömürü düzenine yenik düşenler, aklı kiraya verenler, yalanlarla gözlerini kör edenler, açıp bir satır okumadan sadece sevdiği adamın yönlendirmesiyle taassubu yüksek propaganda yapanlar ve bunlar gibi cehalet artığı her vatandaşdan tiksiniyorum! Tiksiniyorum evet. Tek bir satırı okumadan slogan atar gibi siyaset yapanlardan nefret ediyorum. Ezberci zihniyetten nefret ediyorum. Hayatımda nefes alacak özgür bir alan bırakmayan, nefret söylemi siyasetleriyle sürekli halk üzerinden kin kusanlardan, sürekli koyun gibi gütmek isteyenlerden nefret ediyorum. Sürekli yalanlarla, dolanlarla halkın aklını kaarıştıran, gerçekleri saklayan, kayda değer bir vasfı olmayan habercilerden, haber programlarondan ve objektif olmayan tüm medyadan nefret ediyorum. İnsanları istedilleri yönde kırdıranlardan nefret ediyorum. Evet nefret ediyorum. Sürekli kandırılmakdan, sürekli sahtekarlıklarından nefret ediyorum. Muhalefetin beceriksizliğinden nefret ediyorum. Koyu kemalist taassubundan nefret ediyorum. Laikliğin kelime manasını bilmeden laikim diyen taş kafalardan nefret ediyorum. Din cahili sokma akıllı kaz kafalardan nefret ediyorum. Cahil ülkücülerden nefret ediyorum. Slogan atan içi boş kalbi çürümüş karizma meraklısı manyaklardan nefret ediyorum. Osmalıyız diyip Osmanlıdan nasibini alamamış, sırf slogan olsun diye leş ağızlarına Osmanlıyı alanlardan nefret ediyorum. Alevileri uçakla bombalayıp öldürenlerden hesab sormayıp, yalanlarla kafaları doldurulmuş ve Yavuz’u katil belleyen cahillerden nefret ediyorum. Başörtüsünü düzgün takmayan man kafalardan nefret ediyorum. İslam davasını anlamamış nefsine uymuş dandiklerden nefret ediyorum. Bu kadar yeter mi? Daha iyiye, daha güzele diyenlerin herşeyi bok etmesinden, acizliklerine yenik düşmelerinden ve kendi çıkarlarına vatan ve millet çıkarlarını feda edenlerden daha çok nefret ediyorum. Satılmış köhne beyinlerden, sürüngen vicdanlardan nefret ediyorum. Ya Rabbi! Ülkemize hidayet ver! Bizlere akıl ver! Bizlere izan ver! Bizleri iç ve dış tehditlere karşı uyanık kıl! Ya Rabbi! En sevgili kulun, Hz. Muhammed Mustafa (sav) yüzü suyu hürmetine bizlere islam anlayışı ve fikri ver! Bizleri affeyle Ya Rabbi! Bizleri soysuzlardan, uğursuzlardan muhafaza eyle! Yanıltanlardan, kandıranlardan ve cehenneme sürükleyen herkesde muhafaza eyle! İslama maddi manevi zarar veren bedbahtlardan muhafaza eyle! ALLAH’ım dinin uğruna kanımızı, canımızı ve mesaimizi hiç çekinmeden vermeyi nasip eyle! Doğru yolun, doğru yolcuları olmayı nasip eyle! Aldatanlara hidayet nasip eyle!
Selametle…
