Close Menu
  • Ana Sayfa
  • Abdülhamid
  • Adolf Hitler
  • Tarih
    • İslam Tarihi
    • Osmanlı
    • Cumhuriyet Tarihi
  • Ehli Sünnet
    • Hadis-i Kudsi
    • Akaid
    • Emali
  • Güncel-Siyasi
  • Şiir
    • Bidat Fırkalar

Subscribe to Updates

Get the latest creative news from FooBar about art, design and business.

What's Hot

EVLAT BABANIN SIRRIDIR

23/06/2024

ALMAN ORDUSUNDA TÜRK LEJYONLARI

07/10/2021

PAKRADUNİLER… GİZLİ BİR TOPLULUK MU? GÜNAH KEÇİSİ HAYALETLER Mİ?

07/10/2021
Facebook X (Twitter) Instagram
Kundun55
  • Ana Sayfa
  • Abdülhamid
  • Adolf Hitler
  • Tarih
    1. İslam Tarihi
    2. Osmanlı
    3. Cumhuriyet Tarihi
    Featured

    PAKRADUNİLER… GİZLİ BİR TOPLULUK MU? GÜNAH KEÇİSİ HAYALETLER Mİ?

    By admin07/10/20210
    Recent

    PAKRADUNİLER… GİZLİ BİR TOPLULUK MU? GÜNAH KEÇİSİ HAYALETLER Mİ?

    07/10/2021

    HAVZA’DA ÜÇ HAFTA

    07/10/2021

    İPTEN ADAM ALAN ARZUHALCİ

    07/10/2021
  • Ehli Sünnet
    1. Hadis-i Kudsi
    2. Akaid
    3. Emali
    Featured

    Aile-Ali Eren

    By admin26/01/20200
    Recent

    Aile-Ali Eren

    26/01/2020

    Ali Şeriati’nin Muhammed Kimdir kitabı incelemesi

    12/01/2020

    MEHMET ÂKİF’İN BİLİNMEYEN VEYA UNUTULAN TARAFI…

    02/02/2019
  • Güncel-Siyasi
  • Şiir
    • Bidat Fırkalar
Facebook X (Twitter) Instagram
Kundun55
Home»Tarih»İslam Tarihi»MÛS YABGU
İslam Tarihi

MÛSÂ YABGU

adminBy admin04/03/2019Yorum yapılmamış5 Mins Read
Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Email
Share
Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email

موسى يبغو

el-Melikü’l-âdil Muizzü’d-devle Mûsâ b. Selçuk (ö. 456/1064’ten sonra)
Selçuklu hânedanının atası olan Selçuk Bey’in oğlu.

Selçuklular’ın kuruluş devrinde önemli rol oynayan hânedan mensuplarından biri olan Mûsâ Yabgu’nun (İnanç Yabgu) adının ikinci kelimesinin eski bir Türk unvanı olan “yabgu” şeklinde mi, yoksa Türkçe’de yırtıcı bir kuş ismi olan “peygu” (beygu-bıgu: astur badius) şeklinde mi okunması gerektiği meselesi tartışmalıdır. Kaynaklarda hayatının ilk dönemlerine dair bir bilgi yoktur. Selçuk’un oğullarından Arslan Yabgu’nun Gazneli Mahmud tarafından esir edilmesi (416/1025) ve Yûsuf’un ölümünden sonra ailenin en yaşlı üyesi olarak Mâverâünnehir ve Hârizm’de Selçuklular’ın liderliğini üstlendi.

Selçuklular’ın 426 (1035) yılında Horasan’a göç etmesinin ardından Gazneliler’le yapılan savaşlar, hânedanın genç üyeleri Tuğrul ve Çağrı Bey kardeşlerin güç kazanmasına ve amcaları Mûsâ Yabgu ile eşit seviyeye gelmelerine zemin hazırladı. Muhammed b. Hüseyin el-Beyhakī’ye göre, Selçuklular’ın 19 Şâban 426 (29 Haziran 1035) tarihinde Gazneliler’e karşı kazandığı ilk zaferden sonra Sultan Mesud’a gönderilen üç elçiden ancak biri Mûsâ Yabgu’yu temsil etmekteydi (Târîḫ, s. 641). Sultan Mesud bu zaferin ardından Tuğrul Bey’e Nesâ’yı, Çağrı Bey’e Dihistan’ı ve Mûsâ Yabgu’ya Ferâre’yi “dihkan” unvanıyla iktâ etti. Selçuklular’ın Gazneliler’e karşı 15 veya 25 Şâban 429 (23 Mayıs veya 2 Haziran 1038) tarihinde kazandıkları ikinci zafer, Tuğrul Bey’in hânedan içerisinde iyice sivrilmesini ve amcası Mûsâ Yabgu’nun üzerinde bir konuma yükselmesini sağladı. Zaferin ardından yapılan taksimde, Tuğrul ve Çağrı beyler Horasan’ın en önemli merkezleri olan Nîşâbur ve Merv şehirlerini alırken Mûsâ Yabgu’nun payına daha az önem taşıyan Serahs şehri düştü. Nihayet Selçuklular’ın Gazneliler’e karşı 431 (1040) yılında kazandıkları Dandanakan zaferi sonunda Mûsâ Yabgu’ya Herat, İsfizâr, Bûşenc, Sîstan ve Büst şehirleri verildi. Kısa bir süre sonra Mûsâ Yabgu yaklaşık 5000 süvariyle Herat şehrini ele geçirdi, ardından yeğeni Ertaş’ın yardımıyla Sîstan bölgesine hâkim oldu. Bu gelişmelerden sonra bölgenin mahallî hâkimi Emîr Tâceddin Ebü’l-Fazl, Selçuklular’a bağlılığını bildirmek zorunda kaldı. Mûsâ Yabgu bu başarılarının ardından Büst bölgesini kısa sürede hâkimiyeti altına aldı.

Güney Horasan ve Sîstan’da geniş bir bölgeyi elinde tutan Mûsâ Yabgu, Herat şehrini merkez haline getirdi. Hâkimiyeti altında bulunan bölgelerde yarı müstakil bir idare kurarak kendi adına hutbe okutup sikke bastırdı. Nitekim Mûsâ Yabgu adına 435 (1043-44), 439 (1047-48) yıllarında Herat, 443 (1051-52) yılında da Sicistan’da, oğlu Ebû Ali Hasan Yabgu adına ise 443 (1051-52) ve 446 (1054-55) yıllarında Herat’ta bastırılan sikkeler günümüze ulaşmıştır. Sîstan bölgesi 442’de (1051) Gazneli hâcibi Tuğrul’un eline geçtiyse de kısa süre sonra Tuğrul’un Gazne’ye dönmesinin ardından bölge yeniden Mûsâ Yabgu’nun hâkimiyetine girdi. Fakat onun Sîstan’daki hâkimiyeti istikrarlı olmadı, sık sık Selçuklu hânedan üyelerinin müdahaleleriyle karşılaştı. Önce 432’de (1041) İbrâhim Yinal’ın kardeşi Ertaş, 446-447’de (1054-1055) Çağrı Bey’in oğlu Alp Sungur Yâkūtî ve 448’de (1056) bizzat Çağrı Bey’in Sîstan’a müdahalesine karşı mücadele etmek zorunda kaldı. Bunların en tehlikelisi olan Çağrı Bey’in müdahalesi ancak Mûsâ Yabgu’nun Sultan Tuğrul Bey nezdinde yaptığı şikâyet neticesinde bertaraf edilebildi. Kardeşi Çağrı Bey’i sert bir şekilde kınayan Tuğrul Bey, Sîstan eyaletinin idaresini para bastırma ve hutbe okutma hakları ile birlikte tekrar Mûsâ Yabgu’ya verdi (Târîḫ-i Sîstân, s. 381).

Selçuklu hânedanının Mûsâ Yabgu kolu ile Çağrı Bey kolu arasındaki mücadelenin daha sonraki dönemde de devam ettiği görülmektedir. Nitekim Mûsâ Yabgu’nun hâkimiyet merkezi olan Herat’ta 450’de (1058) Çağrı Bey ile oğlu Alparslan adına bastırılan bir sikke, bu tarihte Mûsâ Yabgu ailesinin hâkimiyet alanının muhtemelen iyice daraldığını göstermektedir (Sourdel, XVIII [1963-64], s. 214). Alparslan 455’te (1063) Mûsâ Yabgu’nun Zerenc’deki egemenliğine son verdi. Mûsâ Yabgu kolunun siyasî hâkimiyetinin ise Tuğrul Bey’in vefatının ardından Alparslan’ın giriştiği saltanat mücadelesinin hemen başlarında 456 (1064) yılında bertaraf edildiği anlaşılmaktadır. Bu tarihte oldukça yaşlanmış olması gereken Mûsâ Yabgu’nun hayatının son dönemleriyle vefat tarihi hakkında kaynaklarda bilgi yoktur.

Kaynaklarda “Yabgu-yi kelân” (büyük yabgu) ve “İnanç Beg” unvanlarıyla da zikredilen Mûsâ Yabgu ayrıca “Fahrülmülk, Fahrülmille, Muizzüddevle, el-Melikü’l-âdil, Nâsırüddin” unvan ve lakaplarını kullanmıştır. Kaynaklarda Yûsuf, 439’da (1047) Bizans karşısında şehid düşen Ebû Ali Hasan ve Karaarslan adında üç oğlundan bahsedilmektedir. Beyhakī (s. 71) Mûsâ Yabgu’nun oğulları arasında Ömer, Ebû Bekir, Böri ve Devletşah’ın isimlerini de zikreder. Beyhakī’nin sözünü ettiği Devletşah’ın Sultan Berkyaruk zamanında Tohâristan’da isyan ederek Velvâliç ve Kemneç’i ele geçiren, ancak Horasan Meliki Sencer tarafından 491’de (1098) mağlûp edilerek gözlerine mil çektirilen Selçuklu soyundan Devletşah ile aynı kişi olması mümkündür (İbnü’l-Esîr, X, 232).

BİBLİYOGRAFYA
Gerdîzî, Zeynü’l-aḫbâr (nşr. Abdülhay Habîbî), Tahran 1363 hş., s. 435; Târîḫ-i Sîstân (nşr. Bahâr), Tahran 1366 hş., s. 365-382; Muhammed b. Hüseyin el-Beyhakī, Târîḫ (nşr. Ali Ekber Feyyâz), Meşhed 1375 hş., s. 611-612, 641, 695, 728, 730-731, 755, 761, 833, 841, 844; Beyhakī, Târîḫ (Behmenyâr), s. 71-72, 373; Râvendî, Râḥatü’ṣ-ṣudûr, s. 87-88, 102-104; Ahbârü’d-devleti’s-Selcûkıyye (Lugal), s. 2-12; İbnü’l-Esîr, el-Kâmil, IX, 459-460, 474, 478, 481, 483-484; X, 232, 279; Müstevfî, Târîḫ-i Güzîde (Nevâî), s. 426-429; Mîrhând, Ravżatü’ṣ-ṣafâʾ, IV, 237, 242-243, 246; Mehmet Altay Köymen, Tuğrul Bey ve Zamanı, İstanbul 1976, s. 4-5, 9-17, 19, 55-56; a.mlf., Büyük Selçuklu İmparatorluğu Tarihi, Ankara 1979, I, 33, 128-129, 225-227; S. G. Agacanov, Oğuzlar (trc. Ekber N. Necef – Ahmet Annaberdiyev), İstanbul 2002, s. 207-210, 292, 314; C. E. Bosworth, The History of the Saffarids of Sistan and Maliks of Nimruz (247/861 to 949/1542-3), Costa Mesa 1994, s. 377-385; a.mlf., “Payghū”, EI2 (İng.), VIII, 288; Osman Turan, Selçuklular Tarihi ve Türk-İslâm Medeniyeti, İstanbul 1996, s. 57-61, 86-87, 94-100, 104-110, 121, 127-129, 150, 158-159; Osman G. Özgüdenli, Selçuklular: Büyük Selçuklu Devleti Tarihi (1040-1157), İstanbul 2013, s. 57, 111-114, 118, 119-130, 136-137; a.mlf., “Yeni Paraların Işığında Kuruluş Devri Selçuklularında Hâkimiyet Münasebetleri Hakkında Bazı Düşünceler”, TTK Belleten, LXV/243 (2002), s. 547-570; İbrahim Kafesoğlu, “Selçuk’un Oğulları ve Torunları”, TM, XIII (1958), s. 117-130; D. Sourdel, “Un trésor de dinars ghaznawides et salğuqides découvert en Afghanistan”, BEO, XVIII (1963-64), s. 197-219; Coşkun Alptekin, “Selçuklu Paraları”, Selçuklu Araştırmaları Dergisi, III, Ankara 1971, s. 435-591; Stephen Album, Specialist in Islamic and Indian Coins, Price List, sy. 70 (1990), s. 2, nr. 20; sy. 75 (1991), s. 2, nr. 66; sy. 88 (1992), s. 1, nr. 25; sy. 105 (1994), s. 1, nr. 33; sy. 127 (1996), s. 2, nr. 34; sy. 138 (1997), s. 1, nr. 22; sy. 146 (1998), s. 2, nr. 32; sy. 150 (1999), s. 2, nr. 34.

musa yabgu osman gazi özgüdenli selçuk bey selçuklular
Share. Facebook Twitter Pinterest LinkedIn Tumblr Email
admin

Related Posts

PAKRADUNİLER… GİZLİ BİR TOPLULUK MU? GÜNAH KEÇİSİ HAYALETLER Mİ?

07/10/2021

HAVZA’DA ÜÇ HAFTA

07/10/2021

İPTEN ADAM ALAN ARZUHALCİ

07/10/2021
Leave A Reply Cancel Reply

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Son Yorumlar
  • Said Nursi Ve Diyalog Prof. Dr. Yümni Sezen için okan kaya
  • Emâlî Beyitleri ve Tercümeleri için Abdussamet Eken
  • Emâlî Beyitleri ve Tercümeleri için Abdussamet Eken
  • Nureddin Zengi’nin Peygamber Efendimizin (s.a.v.) kabrini koruması… için Ahmet
  • Kudsi-Hadisler-Imam-Gazali için admin
Kaçırmayın
Güncel-Siyasi

EVLAT BABANIN SIRRIDIR

By admin23/06/20240

Baba, senede bir gün hatırlanır, ama insanların maddi ve manevi hayatında çok güçlü bir figür…

ALMAN ORDUSUNDA TÜRK LEJYONLARI

07/10/2021

PAKRADUNİLER… GİZLİ BİR TOPLULUK MU? GÜNAH KEÇİSİ HAYALETLER Mİ?

07/10/2021

HAVZA’DA ÜÇ HAFTA

07/10/2021
Facebook X (Twitter) Instagram Pinterest
© 2025 ThemeSphere. Designed by ThemeSphere.

Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.