Osmanlı padişahları içerisinde Abdülhamid, her şeyiyle çok özel bir yere sahiptir. Ömer Faruk Yılmaz’ın Sultan İkinci Abdülhamid Han’ın Aile Hayatı adlı kitabı, bu özel sultanı bir de aile hayatı yönüyle ele alıyor..
Osmanlı döneminin herkese açık tarihinin yanında bir de gizli kalmış, özel yanları da vardı. Bu sadece Osmanlı için değil, dünya üzerinde çok uzun yıllar hükümranlık sürmüş birçok devlet için de geçerli bir tespittir. Tarihin karanlık odalarının olması, bunların zamanla aydınlatılması gibi süreçler de zamanın şartları olgunlaştıkça gerçekleşecek olağan çalışmalardır.
Osmanlı döneminin özellikle saray bölümü ile ilgili her şeyin çok net bilindiği söylenemez. Televizyon kanallarında Osmanlı dönemine ait çekilen dizilerin uydurma senaryolarla gerçek dışı bir dünyayı anlatmaları da, kulaktan dolma bilgilerin yaygınlığından kaynaklanmaktadır. Tarihî kayıtların gün yüzüne çıkmaması ya da olaylara gizem katmak isteyenlerin gerçekleri çarpıtarak vermeleri sonucunda gerçek tarihin yanında bol entrikalı tarih de halk içinde ister istemez kabul görür olmuştur.
II. Abdulhamid’in aile hayatı bu kitapta
Tarihçi yazar Ömer Faruk Yılmaz’ın Çamlıca Yayınları arasında çıkan Sultan İkinci Abdülhamid Han’ın Aile Hayatı adlı kitabı birçok yönüyle ilk olma özelliği taşıyan bir çalışma olmuş. Yazar, üzerinde pek de çalışılmamış bir konuya yönelerek Abdülhamid’in aile hayatı hakkında bir çalışma yaparak önemli bir açığı kapatmış oldu. Özellikle Abdülhamid dönemiyle ilgili çalışmaları bulunan yazar, tarihin gizli kalmış noktalarına yoğunlaşarak aslında herkesin merak ettiği konulara açıklık getirmeye çalışıyor.
Tarihte ya da hayatın herhangi bir alanında olsun, gizli olan şeylere karşı yoğun bir ilgi vardır. İnsanların merakları genelde gizli kalmış ve üzerinde çok fazla söylenti dolaşan konulara yönelmektedir. Ömer Faruk Yılmaz, Abdülhamid’in aile hayatını yazarken en çok da bu merak unsurlarını aydınlatmayı hedefliyor.
Otuz iki yıl tahtta duran Abdülhamid, tarihimizde derin izler bırakmış birbirinden farklı özellikte otuz altı padişah içinde yaşantısı en ilgi çekici olan bir padişahtır. Aile hayatıyla ve günlük yaşantısıyla hayret edilecek birçok yönü olan bir kişiliğe sahiptir Abdülhamid. Osmanlının en çalkantılı döneminde otuz iki yıl ayakta durmayı başaran Sultan Abdülhamid, tam bir mümin gibi yaşamaya çalışmış, ibadetler konusunda hassasiyeti en üst derecede, insanî ilişkileri son derece güçlü bir padişahtır.
Kitabın üzerinde durduğu önemli noktalardan biri de saraydaki harem hayatıdır. Osmanlının harem yaşantısı, üzerinde en çok konuşulan konuların başında gelir. Bu konuda herkes bir şeyler söyleme gayretindedir. Amacı karalamak olanların hedefindeki harem hayatı padişahların özel yaşantılarıdır ve bu sebepten dolayı her şeyin çok da açık seçik olması gerekmez. Ömer Faruk Yılmaz, Yıldız Sarayı’ndaki yaşantıyı anlatırken özellikle mahremiyet konusuna dikkat ederek çalışmasını yürütmüş. Birçoklarının hayal ürünü kaynaklarla sulandırmaya çalıştığı harem hayatı hakkında Yılmaz, okuyucuları tarihçi kimliğinin titizliğiyle bilgilendiriyor.
“Kızıl Sultan” değil; sakin, hikmetli, şefkatli sultan
Abdülhamid’e yakıştırılan ve artık sadece art niyetli kişilerin kabul etmekte direndiği “Kızıl Sultan” yakıştırmasının tam tersi bir kişiliğe sahiptir Abdülhamid. Ömer Faruk Yılmaz’ın bu kitabı özellikle yıllarca karalanan hassas noktalara dikkat çekerek gerçek Sultan’ı anlatıyor okuyucuya. Ailesiyle son derece iyi geçinen, saraydaki herkesle gayet sakin konuşan, hanımlarına ya da cariyelerine seslenirken bile nezaketi elden bırakmayan bir sultandır o. Çocuklarıyla ilgilenmekten mutluluk duyan bir babadır aynı zamanda. Titizliği dikkat çekici oranda fazladır. Neredeyse her gün banyo yapan, ibadetlerine devam konusunda çok hassas davranan, israftan nefret derecesinde uzak duran Abdülhamid, ilginç hobileriyle, işine karşı düşkünlüğüyle çok özel bir kişiliğe sahiptir. Ömer Faruk Yılmaz’ın kitabı, birçok noktada Abdülhamid hakkındaki bilinmeyen noktaları aydınlatıyor. Yılmaz, tarih araştırmaları konusundaki çalışmalarından da yararlanarak bu bilgileri okuyuculara ulaştırmış. Bu kez karşımızda kulaktan dolma bilgiler değil belgeler konuşuyor.
Abdülhamid, Osmanlının en karmaşık döneminde yaşamasına rağmen sarayı ustalıklı bir şekilde yönetmiş, hem iç işlerde hem de dış ilişkilerde etkin roller oynayarak adını tarihe “Sultan” olarak yazdırmıştır. Bütün bunları yaparken de ailesini ihmal etmemiş, kurduğu sağlam denge ile günümüzde de adı anılınca hayırla yâd edilecekler arasındaki yerini almıştır.